Türkiye’den bazı fizikçilerin dahil olduğu intihal vakası her ne kadar üzücü de olsa, yarattığı skandal ve tepki sevindirici. Daha önce böyle şeyler umursanmaz, kabahat sayılmaz, haber konusu olmazdı.
Olay geçen hafta Türk üniversitelerini çalkaladı, ama ülke çapında haber olması bu hafta başını buldu: NTVMSNBC’de yayınlanan haberin ardından, Radikal, Hürriyet ve Zaman gazeteleri de vakayı duyurdu.
Peter Woit’un blogunda bu intihal vakası derinlemesine tartışıldı. Tartışma genel olarak dünya çapındaki intihal etrafında dönüyor. Yayın yapma baskısının etkileri ve “peer review” sisteminin eksikleri vurgulanıyor.
Onsekiz Mart Üniversitesi’nin itham edilen fizikçiler (İhsan Yılmaz, Hüsnü Baysal, İsmail Tarhan, Melis Aygün, Sezgin Aygün, Can Aktaş) bir bildiri yayınladılar. Suçlamaları reddediyorlar ve ODTÜ’nün bir komplosuna kurban gittiklerini ima ediyorlar.
Yılmaz ve meslektaşları, makalelerin giriş kısmında yazılan cümleleri kopya etmenin intihal sayılamayacağını söylüyorlar. Oysa ki bu doğru değil. İntihal, başkasının cümlelerini kendi yazmış gibi kullanmaktır. Kaynağı referans listesinde göstermek bu durumu değiştirmez. Eğer aynen alıntı yapmak çok gerekliyse, alıntı tırnak içine alınır ve oracıkta kaynak gösterilir. Makalenin geri kalanının farklı olması intihali ortadan kaldırmaz. Dahası, kendilerine ait eski makalelerdeki cümleleri kesip yapıştırmak da intihaldir. Bilgi çalmak olmasa bile, aynı şeyi tekrar yayınlamak sayılır.
İrfan Açıkgöz’ün yorumu ise tam alaturka: “…olay belirli çevreler tarafından aylarca öncesinden başlanarak düzmece soruşturmalar ve tehditler ve şantajlarla tek yanlı olarak gündeme getirilmiş…”, “Olayı tırmandırarak Türkiye Fizik Topluluğunu hiç de hoş olmayan bu durumla yüz yüze bırakan suçlayıcı arkadaşlar (ODTÜ Fizik Bölümünden Özgür Sarıoğlu, Bayram Tekin, Atalay ve Ayşe Karasu) arxive başvurarak kendi yayınlarının da aynı gözle incelenmesini istesinler sonucu hep birlikte görelim!”
Bilkent’ten Özgür Öktel, Yılmaz ve meslektaşlarının cevabına karşılık, intihalle suçlanan bazı makaleleri karşılaştırmalı olarak değerlendirmiş. Vardığı sonuç: “Bence Arxiv tarafından hakkınızda ortaya atılan intihal iddaları kesinlikle doğrudur, yaptığınız iş çok makale yayınlıyarak yayın sayınızı haksızca arttırmaya çalışmaktır, bu da açıkca ‘bilimsel hırsızlıktır’.”
Gazeteler olayı takibe devam ediyor. Son gelişmeler Hürriyet’te ve Milliyet’de bildirilmiş.
Sonucu bekleyip göreceğiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Teşekkür ederiz.