Ülkede geçen günlerde hiçbir makalesi uluslararası hakemli dergilerde
yayımlanmayan 68 rektör olduğunu, 71 rektörün ise hiçbir makalesinin
atıf almadığını öğrendik. Türkiye’den uzakta Fransa’da Gustave Eiffel
Üniversitesi’nde görev yapan Prof. Dr. Mehmet Ali Oturan ise yayınlarına
en çok atıf yapılan Türkiyeli akademisyen.
Oturan’ın
yayınlarına şu ana kadar 15 bini aşkın atıf yapıldı. Yayınlar bugüne
kadar 11 bin 665 kişi tarafından 265 bin 918 kez görüntülendi. 2019
yılında ise yayınlara tam 3 bin 400 kez atıf yapıldı. Oturan’ın
akademisyenlerin üretkenliğini ortaya koyan Web of Science H Endeksi
puanı ise 66. Türkiye’de H Endeksi puanı 15 ve üzerinde olan rektörlerin
sayısı ise sadece 23. Bu alanda en üst sıralarda yer alan Oturan Web of
Science tarafından oluşturulan son on yılın en etkili bilim insanları
arasında da yerini alıyor.
12 Eylül’cüler tarafından Türkiye’de
akademideki görevinden alınan Oturan ile hem çalışmalarını hem
üniversitelerimizi hem de hiç atıf almayan ve makalesi yayımlanmayan
rektörleri konuştuk. Oturan, Türkiye’deki üniversitelerin uluslararası
boyutta saygın bir yere gelebilmeleri için gerekenleri şöyle söylüyor:
“Şüphesiz en başta siyasetin yükseköğretim kurumlarından elini çekmesi
gerekiyor. Kişiye göre üniversite, kişiye göre kadro, kişiye göre yasa
yapmaya son verilmelidir.” >>>
Mustafa Kömüş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Mustafa Kömüş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
26 Ocak 2020
Mustafa Kömüş - Yayınlarına en çok atıf yapılan Türkiyeli akademisyen Oturan: "Akademi özgür değilse bilim de gelişemez" (BirGün)
24 Kasım 2019
Mustafa KÖMÜŞ - Akademinin halini özetleyen 'akademik tez' borsası: 7 bin 500 liraya tez 300 liraya ödev (BirGün)
Türkiye’de akademinin içler acısı hali uzun süredir
tartışılıyor. Yazılan tezlerdeki intihal oranları ve hataların yanı sıra
üniversitelerin açtığı kişiye özel ilanla akademisyen olanlar gibi
birçok problem her geçen gün haber oluyor. Bunun yanında internet sitesi
üzerinden verilen ilanlarla ‘akademik tez’ yazılıyor. Bu ilanı veren
sitelerden birinde tez ve ödev hazırlama, literatür tarama, intihal
raporu hazırlama, üniversite proje verildiği aktarılıyor.
Ekip olarak çalışıyorlar
Ekip olarak çalışıyorlar
Yüksek lisans tezi yapmak istediğimizi söyleyip aradığımız sitede
numarası bulunan S.’yi aradığımızda konunun ‘uzmanı’ R.’ye yönlendirdi.
R.’yi iki farklı konuyla aradığımızda kendisi şunları aktardı: “Ekip
olarak çalışıyoruz. Günde 4-5 tane tez veya ödev hazırlıyoruz. Bu
konunun uzmanıyız. Bir sene içinde 4-5 tez hazırlıyoruz. Özet bölümü,
içindekiler, literatür tarama ve sonuç dahil hepsini yaparız.”
Sayfa arttıkça fiyat yükseliyor
Sayfa arttıkça fiyat yükseliyor
R.’ye Eskiçağ tarihinden bir konu hakkında çalışmak istediğimizi
söylediğimizde şunları söyledi: “Yazdığımız tezde en fazla yüzde 20
intihal bulunur. Geçme garantili yazıyoruz. Eğer 80-90 sayfa tutacaksa 2
bin 200 TL ücreti var. 150 sayfaya çıkarsa 3 bin TL alıyoruz. Ödemenin
bir kısmını önden peşin alıyoruz. Ardından parça parça tezi
hazırlıyoruz. Ücreti de ona göre istiyoruz.” Başka bir numaradan arayıp
lisans ödevini sorduğumuzda ise R., ücretin 300 TL olduğunu söyledi.
15 yıldır bu işi yapan var
15 yıldır bu işi yapan var
Aynı internet sitesini gazetecilik konusunda yüksek lisans tezi
yazdırmak için aradığımız ve 40-50 sayfalık bir şey istediğimizde ise
bizden mail talep ettiler. Attığımız maile gelen cevapta şunlar dendi:
“Bin 500 liraya yaparım dedi hocamız. Hocamız konuya hakim bu konuda
birçok çalışma yapmış akademisyendir. Çalışmanızı zamanında teslim
ederiz. İçiniz rahat olsun. İyi bir çalışma alacaksınız. Geçme garantisi
veriyoruz. Bizimle çalışan tüm öğrencilere sorun yaşamadan teslim
garantisi veriyoruz. Ödemeyi iki taksitte alıyoruz. Yarısını başta
kalanı teslimde ödüyorsunuz. 15 yıldan beri üniversite öğrencilerine
ödev, proje, tez yazım desteği vermekteyiz. Lisans, yüksek lisans,
master ve doktora seviyesinde garantili tez yazım hizmeti veriyoruz.” Mailde akademisyenin bize iletilmek üzere gönderilen mesajı da yer
alıyor. Akademisyen bu konuda dolandırıcılar olduğunu ve bu fiyatın
altında yapacağını söyleyenlerin bizi dolandıracağını iddia ediyor:
“Öğrencimize söyleyin bana yaptırmasa bile düzgün ve doğru fiyattan bir
yere yaptırsın. Malum başka yerden destek alan öğrencilerden gelen
düzeltmeleri biliyorsunuz, bu öğrencimiz de bizim fiyatı fazla bulup
dolandırılmasın sonra düzeltmeye getirir daha çok para harcamak zorunda
kalır. Böyle bir çalışmayı daha ucuza yaparım diyen yalan söyler çünkü
değmez uğraşmaya. Sonuçta bi ton kafa patlatıyor insan, ucuza yaparım
diyen bi yerden kes yapıştır bir çalışma gönderir ondan sonra düzeltme
için daha çok para harcamak zorunda kalır ve buna rağmen sorun yaşar. En
başta doğru kişilerle çalışsın kafası rahat etsin, benim akademisyen
olduğumu, çok fazla tez yazdığımı ve öğrencileri mezun ettiğimi
belirtin, telefon görüşmeleri yaptığımızı ve ayrıca danışmanlık
yaptığımı da belirtin yani öyle yaz gönder değil beraber görüşmeler
yaparak adım adım yazacağımızı anlatın. Güvenilir bir kurum olduğumuzu
ve amacımızın öğrencilerin mezun olmasını sağlamak olduğunu ifade edin.”
Pazarlık yapıyorlar
Pazarlık yapıyorlar
Cevap vermediğimizde ise tekrar bir mail atıldı. Bu mailde fiyat
konusunda pazarlık yapıldı. İlk mailde bin 500 lira isteyen kişi,
ikincide ise hocayla görüştüklerini ve bin 200 liraya kadar
inebileceklerini söyledi.
ODTÜ mezunu 5 bin TL
ODTÜ mezunu 5 bin TL
Başka bir siteye girip, yeni bir profil açıp yine Eskiçağ tarihinden
bir konuda yüksek lisans tezi yapmak istediğimizi yazdım. Buradan da
bana dört talep geldi. İlk gelen talepte 5 bin TL istendi ve şu mesaj
gönderildi: “ODTÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü
mezunuyum. 7 yıldır tez ve makale yazımı yapmaktayım. İngilizceye de
anadilim derecesinde hâkimim. Sizin için de uygunsa birlikte çalışmak
isterim. Dilerseniz bu zamana kadar yapmış olduğum işlerden referans
olması açısından birkaç makalemi de sizinle paylaşabilirim. Bu zamana
kadar birçok farklı konuda yazdığım ve düzenlemesini yaptığım makaleler
ve tezler mevcut.” İkinci talepte “Akademisyenim. Talebinizle
ilgili haberleşebiliriz. Profesyonel ve intihalsiz olacaktır” dendi.
İkinci talebi veren kişiyle de görüştüm. Kendisi bize şunları aktardı:
“Doktor öğretim üyesiyim. Sayfa başına 50 lira istiyorum. Bir
akademisyen arkadaşımla birlikte çalışıyorum. Sosyal bilimler konusunda
bilgiliyim. İstatistik, pazarlama ve işletme konularına hâkimim. Tezi
parça parça yaparım. Danışman hocadan gelen geri dönüşlere göre gerekli
düzeltmeleri yaparım. Ödemeyi size tezi teslim ettikten sonra alırım.”
İki akademisyen birlikte
İki akademisyen birlikte
Gelen üçüncü talepte ise şu ifadeler yer aldı: “Ankara Üniversitesinden
doktora unvanına sahibim. Şu ana kadar birçok tez ve makale
danışmanlığı yaptım akademik dili kullanımım oldukça iyidir.” Ayrıca
yaptığımız görüşmede ise talep eden kişi şunları söyledi: “3 bin TL’ye
yapılır sizin istediğiniz tez. Küçük bir ön ödeme alarak başlarım ve 3
bölüm halinde yazarım tezi. Hocanızın istediği düzenlemeleri yaparım.
Benim bir akademisyen arkadaşım var onunla birlikteyim ama genelde kendi
işimi kendim yaparım.”
Bölümden bölüme değişiyor
Bölümden bölüme değişiyor
Dördüncü talepte ise yaptığımız görüşmede yine benzer şeyler söylendi.
Tezi yazabileceğini söyleyen kişi şu ifadeleri kullandı: “Sayfa sayısı
50 liradan çalışıyoruz. Akademisyen hocalarımıza gönderiyorum ben,
kendileri yapıyorlar. Sonra bana iletiyorlar. Başlamadan önce 300 lira
kapora alıyoruz. Hocaya onaylatıyorsunuz veya ekleme çıkarma istediğinde
onları yapıyoruz. Büyük ihtimalle 3 parça halinde olur, ücreti de siz 3
parça halinde yatırırsınız. Biz size intihal raporu da yollarız. Yüzde
20’nin altında olma garantisi veriyoruz size. Ayrıca mezun olma
garantisi de veriyoruz.” Aynı kişiye bir arkadaşımızın makine
mühendisliği bölümünden yüksek lisans okuduğunu ve fiyat araştırması
yaptığını söylediğimde ise şunları aktardı: “Genelde bölümden bölüme
değişmez ama bazı tezlerde analiz kısımları oluyor. Orada fiyatlar
değişiyor. 7 bin 500 liraya çıkabilir ama biz 7 bin gibi yapabiliriz.”



***
3 tezden birinde ağır intihal
Boğaziçi Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, yüksek lisans ve
doktora tezlerinin yüzde 34’ünde ‘ağır intihal’ yapıldığını ortaya
koydu. Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Politikaları Araştırma ve Uygulama
Merkezi (BEPAM), 2007-2016 yılları arasında yazılmış 470’i yüksek lisans
ve 130’u doktora tezi olmak üzere toplam 600 tezi inceledi. Turnitin
intihal programı kullanılarak incelenen ve 511’i Türkçe, 89’u da
İngilizce olan tezlerin yüzde 34’ünde ağır intihal yapıldığı ortaya
çıktı. Bilimsel çalışmaların orijinal olup olmadığını gönderen benzerlik
indeksinde de dünya ortalaması yüzde 15 iken, Türkiye’de bu oran yüzde
28.5.
Türkiye’de Nitelikli yayın yok
Türkiye'de
şu anda 206 üniversite bulunuyor. Scientific Journal Rankings
verilerine göre 2017’de Türkiye dünya bilimsel yayın sayısı
sıralamasında 19'uncu sırada; buna karşılık Türkiye’den çıkan yayınlara
yapılan ve yayının kalitesini gösteren uluslararası atıf sayısı her
geçen yıl önemli oranda düşüyor. Cumhuriyet Üniversitesi'nden Selçuk Beşir Demir'in Journal of Informetrics dergisinde Kasım 2018’de yayımlanan makalesine göre, dünyada en çok sahte dergi çıkaran ülkeler arasında Hindistan ve Nijerya ile birlikte Türkiye de var.
21 Kasım 2018
Çeviriyi intihal yaptı profesör oldu - BirGun
MUSTAFA KÖMÜŞ mustafa.k@birgun.net
Kadın
Hastalıkları ve Doğum Bilgisi kitabında intihalli makale yazarak
profesör olan Köse, TTB’den ceza almasına rağmen üniversitede hâlâ
çalışıyor...
Acıbadem Üniversitesi’nde görevli olan Prof. Dr. M. Faruk Köse’nin intihal yaptığı ortaya çıktı. Köse’nin intihal yaptığı kitabın çevirisini ise daha önce asistanı olan Cem Baykal’a yaptırdığı iddia edildi.
Acıbadem Üniversitesi’nde görevli olan Prof. Dr. M. Faruk Köse’nin intihal yaptığı ortaya çıktı. Köse’nin intihal yaptığı kitabın çevirisini ise daha önce asistanı olan Cem Baykal’a yaptırdığı iddia edildi.
2001-2004 yılları arasında o zamanki adıyla SSK
Etik Doğumevi’nde çalışan Cem Baykal’a, iddiaya göre Köse tarafından
Neville Hacker tarafından yazılan Novak’s Gynecology isimli kitabın 5
bölümünün çevrisi yaptırıldı. Daha sonra ise Köse bu çevirideki bazı
bölümleri “Kadın Hastalıkları ve Doğum Bilgisi” isimli bir kitap için
kendi yazmış gibi kullandı.
Baykal bunu fark etmesinin ardından
Köse hakkında 2014 yılında Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Yükseköğretim
Kurulu’na şikâyette bulundu.
Kabul etti
İstanbul Tabip Odası (İTO), şikâyetin ardından Köse hakkında soruşturma açtı ve 2016 yılında 15 günlük meslekten men ve 645 TL para cezası verdi. Kararda Köse’nin başkasına ait bir eserin bir bölümünü atıfta bulunmadan kendi eseri gibi sunduğu, bunun bilimsel yayın kurallarına uygun olmadığı, etik bir kusur olduğu, yayın etiği kurallarını ihlal ettiğinin anlaşıldığı belirtildi. Ardından Köse buna itirazda bulundu. Köse intihal yaptığını kabul etse de zaman aşımı nedeniyle ceza almaması gerektiğini ifade etti.
Kabul etti
İstanbul Tabip Odası (İTO), şikâyetin ardından Köse hakkında soruşturma açtı ve 2016 yılında 15 günlük meslekten men ve 645 TL para cezası verdi. Kararda Köse’nin başkasına ait bir eserin bir bölümünü atıfta bulunmadan kendi eseri gibi sunduğu, bunun bilimsel yayın kurallarına uygun olmadığı, etik bir kusur olduğu, yayın etiği kurallarını ihlal ettiğinin anlaşıldığı belirtildi. Ardından Köse buna itirazda bulundu. Köse intihal yaptığını kabul etse de zaman aşımı nedeniyle ceza almaması gerektiğini ifade etti.
TTB Yüksek Onur Kurulu Köse’nin
itirazını değerlendirerek kararı bozdu. Bozma kararının ardından Haziran
2018’de toplanan İstanbul Tabip Odası (İTO) Onur Kurulu, Köse’nin Kadın
Hastalıkları ve Doğum Bilgisi kitabını 2013 yılında profesörlük
atamasında kullandığını belirtti. Kurul bu nedenle zaman aşımının 2013
yılından itibaren hesaplanması gerektiğini ifade etti. Kurul Köse’ye
tekrar 15 gün meslekten men cezasına ve soruşturma ve yargılama gideri
olarak da 760 TL para cezasına çarptırdı.
Çalışmaya devam ediyor
YÖK ise şikâyetin ardından Köse’nin profesörlük unvanı aldığı Bahçeşehir Üniversitesi’nden konuyla ilgili bilgi istedi. Üniversite ise YÖK’e Köse’nin profesörlük dosyasında bu eserin bulunduğunu ancak 2014 yılında üniversiteden ayrıldığını ifade etti. Köse’nin daha sonra çalışmaya başladığı Medipol Üniversitesi’nden de bilgi isteyen YÖK’e üniversiteden “Prof. M. Faruk Köse’nin İstanbul Medipol Üniversitesi’nde kadrolu öğretim elemanı olmadığını, profesörlük unvanını elde etmediğini bu sebeplerle hakkında işlem yapılamayacağı” cevabı geldi. Köse Temmuz 2016’da ise Acıbadem Atakent Üniversite Hastanesi’nde görev yapmaya başladı. O günden bugüne de bu üniversitede görevine devam ediyor.
YÖK ise şikâyetin ardından Köse’nin profesörlük unvanı aldığı Bahçeşehir Üniversitesi’nden konuyla ilgili bilgi istedi. Üniversite ise YÖK’e Köse’nin profesörlük dosyasında bu eserin bulunduğunu ancak 2014 yılında üniversiteden ayrıldığını ifade etti. Köse’nin daha sonra çalışmaya başladığı Medipol Üniversitesi’nden de bilgi isteyen YÖK’e üniversiteden “Prof. M. Faruk Köse’nin İstanbul Medipol Üniversitesi’nde kadrolu öğretim elemanı olmadığını, profesörlük unvanını elde etmediğini bu sebeplerle hakkında işlem yapılamayacağı” cevabı geldi. Köse Temmuz 2016’da ise Acıbadem Atakent Üniversite Hastanesi’nde görev yapmaya başladı. O günden bugüne de bu üniversitede görevine devam ediyor.
Öte yandan intihal yapılan bölüm Köse’nin CV’sinde de yer alıyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
!
Türkiye yırtıcı, şaibeli, sahte ve fake dergilerde en çok yayın yapan 3. ülke
Predatory journals: Who publishes in them and why? - Selçuk Beşir Demir Dünyanın en prestijli dergilerinden biri olan Elsevier tarafınd...

Predatory journals: Who publishes in them and why?
.....................................................................
...
...
...
* Rastgele Yazılar
.