NEDEN ?

https://plagiarism-turkish.blogspot.com


Yükseköğretimde Gözetim ve Denetim - Yasal Çerçeve ve Uygulamalar -
Devlet Denetleme Kurulu Raporu (2009) lütfen tıklayın

2547 sayılı Kanun’da öğretim elemanlarının disiplin suçlarına ilişkin yapılması düşünülen değişiklikler hakkında Bilim Akademisi’nin raporu (2016) lütfen tıklayın

Bilim Akademisinin Sahte Belge ve İmza Üretimi Hakkındaki Açıklaması (2025) lütfen tıklayın

“Sahte Diploma Soruşturması” Hakkında Kamuoyu Bilgilendirmesi - Türkiye Barolar Birliği (2025) lütfen tıklayın

İTÜ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İTÜ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Temmuz 2014

Dr. Tansu Küçüköncü (*) - 240 yıllık İTÜ'nin “KLONLATILAN” tezleri

Bekir Karlık'ı, Dr A. Murat Eren'in ülke genelindeki gazetelerde de yayınlanan “İmece Usulü Bilim Cinayeti Konferansları ” ve “Türkiye Akademisinin Arka Sokaklarından Tez Manzaraları” yazılarından hatırlıyorsunuz. 2. yazıda anlatılan 10 ÇALINTI tezden 1'i BekirKarlık'ın doktora teziydi, 2'si ise Bekir Karlık'ın danışman olduğu tezlerdi. Bekir Karlık'ın doktora tezinin (1993, Yıldız Üniversitesi, Elektronik Mühendisliği, Danışman : Halit Pastacı) % 26'sı Özcan Kuyucu'nun yüksek lisans tezinden (1989, İTÜ Elektronik Mühendisliği, Danışman : Mehmet Korürek) çalıntıdır. Özcan Kuyucu'nun yüksek lisans tezinin danışmanı Mehmet Korürek, Bekir Karlık'ın çalıntı doktora tezinin jüri üyesidir. Ertuğrul Yazgan da her 2 tezde de jüri üyesidir. 
ÇALINTI tezde yapılanların ve elde edilen verilerin anlatıldığı sayfaların  % 83'ten fazlası çalıntıdır. Yani, Bekir Karlık, doktora tezinde hiçbir çalışma yapmamıştır. ( bkz. örnek-2 , örnek-3 ) ! Tezdeki HİLELER sadece bunlar değil ! Tezdeki çalıntı veriler, Bekir Karlık'ın TÜBİTAK Elektrik dergisindeki ÇALINTI makalesinde de görülebilir. 
Ocak 2013'te danışman Halit Pastacı'nın ve jüri üyeleri Mehmet Korürek ve Ertuğrul Yazgan'ın da aynı derecede sorumlu olduğunu özellikle belirterek Bekir Karlık'ın doktora tezinin İPTAL edilmesi için başvurdum. Bekir Karlık'ın danışman olduğu tezlerin hemen hepsinin “ÇALINTI” ve/veya “UYDURMA” olmaları nedeniyle iptal edilmesi için de başvurdum. Ayrıca Bekir Karlık'ın çok sayıda HİLELİ makalesini rapor ettim. Gelişmeler duyurulacaktır. 
Bekir Karlık'ın kendisini uzman olarak tanıttığı konular arasında “koku” ve “elektronik burun” da bulunmakta. 
Bekir Karlık'ın Mart 2014 başında eklettiği “Parfum_data Data Set” başlıklı “kötü koku” saçan  UYDURMA veriler 4 ay sonra bugün, University of California (UCI) Machine Learning Repository'den  atıldı kaldırıldı. ( bkz. ekran görüntüsü)
Bekir Karlık'ın editör olduğu bir dergideki çalıntı ve uydurma makaleleri ile o dergideki başkalarına ait makalelerden çalıntı ve uydurma makaleleri nedeniyle, başvurum üzerine 2011'de Mathematical & Computational Applications dergisi SCI'den (Web of Science) atıldı ! 
Bekir Karlık'ın editör olduğu bir dergideki uydurma makalesi nedeniyle, başvurum üzerine 2012'de Tıp Bilimleri dergisi (Türkiye Klinikleri) SCI'den (Web of Science) atıldı! 
Bekir Karlık'ın rapor ettiğim, arasında UCI'nın sitesinden attığı kaldırdığı uydurma verilerin kullanıldığı iddia edilen “koku” ve “elektronik burun” konusundaki tüm makalelerinin de olduğu, hileli makalelerle ilgili olarak, dekan olduğu Mevlana Üniversitesi'ne Vehbi Çelik'e hitaben verdiği 10 Ekim 2011 tarihli traji-komik cevapta şöyle demekte : 
07/11/2011 tarihli 642 sayılı yazınızda Rektörlük tarafından başlatılan soruşturmaya    soruşturmacı olarak atandığınız ve Dr. Tansu Küçüköncü iddialarına binaen benim savunma      yapmamı istemektesiniz. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Rektörlüğün, kendi üniversitesinin dekanına soruşturma açması son derecede yanlış ve onur kırıcı bir eylemdir. 
Bilgisayar mühendisliği konularındaki 25 kadar makalenin “ÇALINTI” ve/veya “UYDURMA” olduğu şikayeti üzerine açılan soruşturma, konuların uzmanı bilirkişilere gönderilmeksizin, konulara hiçbir aşinalıkları olmayan hem rektör yardımcısı hem dekan olan 1'i eğitimci, 1'i tıpçı olan 2 soruşturmacı ve tıpçı rektörün kararıyla “ÇALINTI” ve/veya “UYDURMA” olmadıklarına karar verilerek örtbas edilse de yukarıdaki cevap yazısının hemen ardından Bekir Karlık, dekan olduğu Mevlana Üniversitesi'nden ayrılmıştır. İstifaya zorlandığı anlaşılmaktadır. 
İnternette adım arandığında, yıllardır hemen hepsi Bekir Karlık ve arkadaşlarınca hazırlanan, çok sayıda, en hafif deyişle “olumsuz” sitelerle karşılaşılmaktadır. Bunlara karşı hamlelerim ise yukarıda özetlendi !
Gelişmeler duyurulacaktır.
(*)  Dr Tansu KÜÇÜKÖNCÜ : 2001 başından beri “elverişli eko sisteme yerleşen bakteri kolonisi  benzeri hızla çoğalan zehirli sarmaşık gibi ülkemiz üniversitelerini kuşatarak boğan, çürüten, kokutan, ve çökerten” “akademik sahtekarlık gelenekçileri”ne karşı insan hakları mücadelesi vermektedir.

19 Ekim 2012

AÇIKLAMA - Bilim Teknik 19.10.2012 (CBT)

Sayın A. Murat Eren
Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji (BT) Eki 
21 Eylül 2012 tarihli Cumhuriyet gazetesinin aynı tarihli “Bilim ve Teknoloji” ekinde “Türkiye’den Tez Manzaraları: öğrenciler ve Danışmanlar” başlıklı yazınızda ; İstanbul Teknik Üniversitesi: Tezlerin tamanını fotokopi olarak gönderiyorlar! şeklinde bir bilgi yayımlanmıştır.
Kamuoyunun net bir biçimde bilgilendirilmesini sağlamak üzere, aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur:
İstanbul Teknik Üniversitesi bünyesinde üretilmiş ve üretilmekte olan yüksek lisans ve doktora tezlerinin İstanbul Teknik Üniversitesi kütüphanelerinde araştırma amaçlı çoğaltılması; telif nedeniyle tamamının değil yazar izniyle tezin en fazla %10-15’ini geçmemesi şartıyla kütüphane içerisinde mümkün olabilmektedir. Ancak bazen tezlerin fotokopi edilmesi sırasında fiziksel koşulların neden olduğu kısıtlar(fakültelerin fotokopi hizmetleri) kullanıcı ihlallerine neden olabilmektedir.
Sonuç olarak, İTÜ Kütüphanesi tezlerin “tamanının” fotokopi yoluyla kopyalanmasına kesinlikle izin vermemektedir. Cumhuriyet BT Ekinde yer alan sözkonusu bilgilerin yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde düzeltilmesini ayrıca bu açıklamanın 5817 sayılı Basın Kanunu’nun 14. maddesine istinaden aynı sayfada, aynı başlık altında yayımlanmasını kanuni haklarımız saklı kalmak suretiyle rica ederiz
İTÜ Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı

14 Nisan 2011

Bilim ve Mühendislik Etiği İTÜ’de Tartışıldı

İstanbul Teknik Üniversitesi(İTÜ) ve Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İstanbul Şubesi tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen "Bilim ve Mühendislik Etiği" ana temalı panel İTÜ'nün ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Elektrik-Elektronik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Usta’nın açılışını yaptığı panele Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden birçok araştırmacı, akademisyen ve öğrenci katıldı.

İTÜ Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Tayfun Akgül, Prof. Dr. Ayşe Erzan, Prof.Dr. Atilla Bir, Prof. Dr. Turan Öztürk ve EMO İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Karaçay’ın düzenleyici olduğu panelde “ Bilimde ve Teknolojide Haksız Rekabet”, “Bilimin İşlevi Karşısındaki Tehlikeler”, “Tıpta Etik”, “Mühendislik ve Etik”, “Bilişim Teknolojilerinde Etik” başlıklı konular ele alındı.
İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Erzan “Bilimde ve Teknolojide Güveni Kötüye Kullanma ve Haksız Rekabet” başlıklı konuşmasında “Bilim Etiği”nin dayandığı temellerden, yaşadığı toplumsal süreçlerden ve etik bilgi birikiminin tarihsel sürecinden bahsetti. Bilimde sahtecilik, tahrifat yapıldığını, çarpıtılmış istatistiklere, anketlere, ölçüm ve gözlemlere yer verildiğini söyledi. Meslektaşla kurulan ilişkilere de değinen Erzan, “Ticaret ahlakı neyi gerektiriyorsa, meslektaş ile kurulan ilişkide aynı doğrultuda olmalı. Hırsızlık, en açık ifade ile başkasının hakkını yemedir. Makalede ya da projede intihal, haksız rekabete yol açar.  Genel ahlak kurallarına aykırı fakat son zamanlarda mazur gösterilmeye çalışıldığını görüyoruz. Kimseye zararı yok safsatasından bir an önce kurtulunması gerekiyor. “ diye konuştu.
Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürol Irzık ise konuşmasında toplumun bilime duyduğu güvenin ve bilim insanlarının toplumun gözünde sahip olduğu saygınlığın bilimin bu esasına yani “Bilim Etiği”ne borçlu olduğunu göstermeye çalıştı. Tüm dünyada bir yandan bilim etiğine duyulan ilgi artarken bir yandan da onu tehdit eden ciddi gelişmelerin yaşandığına dikkat çeken Prof. Dr. Irzık “Bu bir tür çelişki görülebilir ama bana öyle geliyor ki aslında son yıllarda bilim etiğine duyulan ilgi patlamasını, bilimin bu toplumsal örgütlenişinde ki muazzam dönüşümüne bilim üzerindeki olumsuz etkilere karşı bir tepki olarak yorumlamak mümkündür. Biz bunları niye 30-50 yıl evvel tartışmıyorduk da son yıllarda bilim etiği diye hop oturup hop kalkıyoruz; çünkü bir şeyler oluyor bir şeyler değişiyor, daha önce görmediğimiz türden gelişmelere şahit oluyoruz. Eğer öyleyse yani bu saptama doğruysa o zaman karşılaştığımız sorunu değil, yani bilim etiği önemli olan, bunun derslerini açalım, üniversitelerde etik kurulları oluşturalım. Fakat meselenin aynı zamanda daha geniş bir mesele olduğunu da gözden kaçırmayalım. En geniş manada nasıl bir dünyada, nasıl bir toplumda, nasıl bir bilim ve ne için bilim istiyoruz. Sorun makro düzeyde aslında budur.”şeklinde konuştu.
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Yazıcı ise Tıp alanında etik konusunda yaşanan güncel sorunlara farklı bir bakış açısı getirdi. Tıpta yapılan  “Randomize Kontrollü Çalışmalar” ın kötüye kullanımından bahseden Yazıcı, “Tarihçiler sosyologlar bilim insanları ve biz hekimler, kendimizi kanıtlamak yolunda bilimsel yönteme önem vermiyoruz.” diyerek öz eleştiride bulundu. Hekim ve ilaç endüstrisi ilişkisine de değinen Yazıcı “Son zamanlarda, son beş -on yıldan beri, artık yemek yok, şarap yok, kongrede çanta bile vermiyorlar. Oyuncaklar, şemsiye, eldiven vb promosyonlar yok. Artık dengeli bir görüş sağlamak amacıyla konuşmalardan evvel sunumlar bile inceleniyor.”diye konuştu.
İki oturumda gerçekleşen panelin sonunda panelistlere, İTÜ Elektrik-Elektronik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tayfun Akgül tarafından sertifika takdim edildi.

***

3 Aralık 2007

Bilimsel Etik Depremi (ARIyorum - İTÜ Gazetesi)

Bilim üretme işinin özünden dolayı yapılan bilimin yayınla taçlandırılması işin bilimselliğinin gereklerinden biridir. Bilgi saklanarak değil paylaşılarak çoğalır. Bu sebeple bilim adamlarından beklenen şey ürettikleri bilgileri kamuoyu ile paylaşmalarıdır. Bu bağlamda bilimsel etik kampanyalarının, bilimsel etik tartışmalarının aslında ne kadar hayati olduğunu anlamak oldukça kolay.>>>

!

Türkiye yırtıcı, şaibeli, sahte ve fake dergilerde en çok yayın yapan 3. ülke

Predatory journals: Who publishes in them and why? - Selçuk Beşir Demir Dünyanın en prestijli dergilerinden biri olan Elsevier tarafınd...

Predatory journals: Who publishes in them and why?

.....................................................................


...
...
...

* Rastgele Yazılar




.