http://subjektif.org/2012/09/turkiye-akademisinin-arka-sokaklari/
Yazının Cumhuriyet Gazetesi'nin Bilim ve Teknik ekinde yer almasının ardından ODTÜ Cumhuriyet Gazetesi'ne bir tekzip yazısı yayınlatmayı uygun görmüş.
Yazının gazetede yayınlandığı hali burada:
ODTÜ'den tam 11 profesörün bir araya gelip bu içerikte bir yazı kaleme almış olmalarından tam anlamı ile utanç duydum.
Bırakın "saygın bir üniversite" olmanın verdiği sorumlulukla Türkiye'deki akademik problemlerin doğasına dair ortaya atılan iddialar üzerine fikir beyan etmeyi, ya da ne tür adımlar atılması gerektiğine dair tartışmaya katılmayı, metin açık açık bu tür kanaât yazılarının örtbas edilmesini salık veriyor. Gerekçe de ODTÜ'nün "çok saygın bir üniversite" olması.
Yazının özeti benim gözümde şöyle:
Metinde tezler içerisindeki "tekrarlanan içerik" yetkin kişilerce değerlendirilmelidir diyorlar. Yetkin kişi olmak için ne gerekiyor bilmiyorum. Ama benim ya da yazıdaki raporları kaleme alan anonim akademisyenlerin harcı olmadığı belli. Belki de ODTÜ gibi saygın bir üniversitenin bir araya getirdiği etik kurulunda yer almak gerekiyordur yetkin sayılmak için? Bu durumda ODTÜ'ye sormak istiyorum: ODTÜ'nün etik kurulundaki yetkin kişiler Dr. Sinan Bilikmen ile ilgili şikayetlere dair ne yaptı? İddialar değerlendirdi mi? Bir sonuca varıldı mı? Varılmadı değil mi. Peki neden varılamadı?
İnsan merak ediyor.