NEDEN ?

https://plagiarism-turkish.blogspot.com


Yükseköğretimde Gözetim ve Denetim - Yasal Çerçeve ve Uygulamalar -
Devlet Denetleme Kurulu Raporu (2009) lütfen tıklayın
2547 sayılı Kanun’da öğretim elemanlarının disiplin suçlarına ilişkin yapılması düşünülen değişiklikler hakkında Bilim Akademisi’nin raporu (2016) lütfen tıklayın

5 Temmuz 2024

Sultan UÇAR - 'Allah sizden razı olsun, sahte diplomamı aldım' - (SÖZCÜ)

Türkiye’de yıllardır çözülemeyen bir ‘sahte diploma’ sorunu var. Yükseköğretim Bilgi Yönetim Sistemi veya e-devlete girerek bir kişinin diplomalarının gerçek olup olmadığı sadece birkaç saniyede doğrulanıyor. Sistemde ciddi kırılma olmalı ki; ilkokul, ortaokul, lise, üniversite diplomalarını basıp satan çok sayıda diploma şirketi ortalıkta cirit atıyor. Sahte diplomanın piyasa kodu “Replika” yani “Birebir aynı, kopya” diye geçiyor. Yurt dışı merkezli bu şirketler orijinal hologramlı, ıslak imzalı sahte diploma yaptıklarını açık açık sıralıyor. Enflasyon rakamları açıklanınca anında ekonomik krizden dem vurup, sahte lisans diploma fiyatını 30 bin TL’ye çıkardıklarını ilan ettiler. Sahte diplomalar yüzde 1500 zamlandı.

10 GÜNDE TESLİMAT

Toplumların temelini oluşturan ahlak kavramı, kadınların etek boyu veya dekoltesiyle sınırlandırılamaz. Sahte diploma alan, yapandan daha ahlaksızdır. Pazarlık, whatsapp’tan yapılıyor. “Anne babaya göstermelik”, “Arkadaşa göstermelik”, “İş yerini kandırma”, “Koca kafalama” gibi birçok kategori var. Lise 10 bin TL, ön lisans 15 bin TL, lisans 30 bin TL, yüksek lisans 40 bin TL, doktora diploması 50 bin TL’ye çıkıyor. Sahte diplomayı 10 günde teslimle övünüp, “Söz verdiğimiz tarihte diploma elinde olmazsa para iadesi garanti” diye teminat da veriyorlar. Soğuk mühür, hologram, transcript, e-devlet onayı, rektör ıslak imzası hatta noter tasdikli olduğunu bile söylediler. “Abla, 7/24 açığız. Gece gündüz çalışıyoruz” dediler. Sahte diploma nöbeti tutuyorlar!

SAHTECİLİK KRİTERLERİ

Temas kurduğum bir şirket, “15 yıldır güvenle sahte diploma üretiyoruz” dedikten sonra, “Diploma sahibi olmak, mezun olmak herkesin hakkı. Bizden diploma alanlar, üniversite mezunlarıyla aynı haklara sahip oluyor. Kamuda iş başvurusu yapıp rahatlıkla KPSS’ye giriyor. Kariyerinde çok rahat ilerliyor. Göçmenlik ve vize başvurusu yapıyor. Diploma gereken her yerde çok rahat kullanabilirsiniz. Türkiye’de diploma gerçekliğini kontrol eden mi var?” diye meydan okuyor. Sahte diplomalardaki, dekan ve rektör imzalarının bir kaçını karşılaştırdım. Görevdeki birçok dekan ve rektör imzası taklit edilmiş. Sahte diplomanın, gerçeğinden ayrılmaması için 10 kriter belirlemişler. Alıcıları,“Orijinallik, sadece kağıtla belirlenir” diye de uyarıyorlar.

ÜÇ KAĞITÇILIK UYARISI

Ortalamanın altında kağıda diploma basanları üç kağıtçılıkla suçlayıp, “Sakın onlara kanmayın!” diye uyarıyorlar. Sahte diplomanın gerçeğinden ayrılmaması için kağıt para gibi kaliteli olmalıymış! Diplomalardaki altın ve gümüş mühürler ışığa tutulduğunda parlamalıymış. Işığı yakalayan çok çekici tasarımlar yapmakla övünüp, “İyi bir sahte diploma ve yazı tipini mükemmel üretmek için okulların gerçek diplomasını, günlerce araştırıyoruz” diyerek alkış beklediler. Rektör ve dekanların diplomaları imzalamak yerine, personele elektronik imza attırdığı için sistemde kara delik oluştu. Yaptıkları sahte diplomaları basan matbaaları ise yüksek kaliteli malzeme kullandıkları gerekçesiyle “Dürüst esnaf” diye tanımladılar.

YÜKSEK MAAŞLI İŞ

Diploma tüccarları, “Sizin mutluluğunuz için çalışan saygın bir firmayız. Üniversite diploması insan hayatını çok değiştiriyor. Toplumda çok daha iyi bir insan olmanıza yardımcı olabilir. Bir diplomayla çok yönlü, yetkin bir birey olursunuz. Üniversite diplomanızla yüksek maaşla iş bulma şansınız artar. Sizin ve ailenizin yaşam kalitesi çok yükselir” diyerek müşteri topluyorlar. Boğaziçi’nden ODTÜ’ye, İÜ’den Dokuz Eylül’e, 208 üniversite diplomalarını basıyorlar. “Etik değerlerimiz var. Tıp, hemşirelik diploması olmaz. İnsanlar ölür. Gerçek diploma da veriyoruz. Zor işi bize bırakın” diyorlar. Yönettikleri üniversitelerin diplomaları üstelik kendi imzaları taklit edilerek peynir ekmek gibi satılırken rektörler niye bu kadar çaresiz?

KALEM HIRSIZLARI

İyi bir lise ve üniversite kazanmak için 40 günde 4 milyon öğrenci yarıştı. YKS, YDS, ALES, TUS, KPSS gibi ÖSYM’nin bir yılda yaptığı 52 sınava, 14.2 milyon kişi girdi. MEB’in yaptığı LGS’ye giren 14 yaşındaki 1 milyon çocuk da eklenince nitelikli bir diploma ve iş güç sahibi olmak için 15 milyon kişi sınavlarda ecel teri döktü. Diploma sahtekarlarına göz yummayan MEB, 81 ilde sahte lise diplomasıyla üniversitelere kayıt olan sığınmacıların, kaydının silinmesi için YÖK’e yazılı başvurdu. Sığınmacıları hedef göstermiyorum. Sahtekarlığın dini, imanı, milleti, makamı, diplomalısı, diplomasızı olmaz! “Allah sizden razı olsun. Sahte diplomamı aldım” diyen de, “Paramı alıp diploma vermediler, kandırıldım” diye sahte diploma şirketini devlete şikayet eden de emek hırsızıdır!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Teşekkür ederiz.

!

Türkiye yırtıcı, şaibeli, sahte ve fake dergilerde en çok yayın yapan 3. ülke

Predatory journals: Who publishes in them and why? - Selçuk Beşir Demir Dünyanın en prestijli dergilerinden biri olan Elsevier tarafınd...

Predatory journals: Who publishes in them and why?

.....................................................................


...
...
...

* Rastgele Yazılar




.