9 Mayıs 2013
Dr. Sinan KORUKLUOĞLU - Sahte kongreler ve sahte dergiler! (Medimagazin)
Tıp dünyasında sahte dergi ve kongrelerde inanılmaz bir artış yaşanıyor.
Bilimsel itibarı yüksek kongre veya dergilerin küçük nüanslarla
sahteleri yapılıyor. Kongre isimlerindeki bir tire (-) bile önemli hale
geliyor!
“Entomology-2013” isimli bir konferansta konuşma yapmak üzere davet
edilen bilim adamları, böcekler üzerinde çalışan bilim adamlarının ileri
gelen derneklerinden birine sunum yapmak üzere seçildiklerini
düşünmekteydiler.
Ancak yanıldıklarını zor yoldan öğrendiler.
Akıllarındaki itibarlı ve bilime adanmış kongrenin adında ufak bir fark
vardı: “Entomology 2013” (tire olmadan). Özel konuşmacı olarak
kaydoldukları kongreye davet e-posta yoluyla yapılmıştı, davet sahibi
yayınları inceleyen akademisyenler değildi. Sunum yapmayı kabul
edenlere daha sonra bu ayrıcalık için ağır bir ücret tahakkuk ettirildi,
öz geçmişini şişirmek isteyen ve ödeme yapan herkes podyumda boy
gösterdi.
Entomoloji Cemiyetine e-posta yazan bilim adamlarından biri “Zannediyorum aldatıldık.” diyerek hislerini ifade etmişti.
Bu
bilim adamları, psödo-akademiya diye adlandırılan ve itibarlı
başlıkları olan kongreler ve bunlara sponsor olan dergilerle tamamlanan
paralel bir dünyaya düşmüşlerdi. Bu dergiler ve toplantıların pek çoğu
iyi bilinen yayınlar ve toplantılar ile benzer isimlere sahiptiler.
Stanford
Üniversitesi Dekanı ve taklitleri bulunan “Clinical Trials” adlı
derginin editörü olan Prof. Dr. Steven Goodman, akademik yayınların
bedava erişilebilmesi amaçlı hareketin temsil ettiği bu fenomeni “açık
erişimin karanlık yanı” olarak tanımlıyor.
Bilimsel yayıncılık
mesleki topluluklar ve tamamen abonelik ücretlerine dayalı kurumlar için
geleneksel iş modelinden kişilerin çalışmalarını internet üzerinden
açık erişimli yayımlatmak için kendileri ödemesi modeline kaydığından
beri bu dergi ve konferansların sayısı patlama yaptı.
Açık erişim
başlangıcını yaklaşık on yıl önce yaptı ve “Bilim Halk Kütüphanesi”
tarafından yayımlanan ve iyi bilinen, danışman incelemesi sonucunda
yayımlanabilen yazıların olduğu dergilerin bu akıma girmesi ile hızla
yaygın katılımcı kazandı. Bu makaleler PubMed gibi itibarlı veri
tabanlarında, kalitelerinden dolayı listelenmekteydi.
Fakat bazı
araştırmacılar, ücret karşılığı herhangi bir şeyi yayımlayan çevrim içi
dergilerin hızla çoğalmasına karşı ikaz etmekteler. Uzman olmayan
kişilerin internet üzerinden yaptıkları araştırmalarda güvenilir
araştırmaların ıvır zıvırdan ayırt edilmesinin zorluğuna dikkat
çekiyorlar. Prof. Dr. Goodman, birçok kişinin dergi evrenini bilmediğini
ve başlığından bir derginin gerçek mi, taklit mi olduğunu ayırt
edemeyeceğini söylüyor.
Araştırmacılar ayrıca, üniversitelerin
akademisyenlerin öz geçmişlerini değerlendirirken yeni zorlukla
karşılaştıklarını belirtiyorlar. Listelerindeki yayınlar gerçekten zorlu
dergilerde mi, yoksa taklitlerinde mi yayınlanmış? Bazı akademisyenler
ise bu dergilerin editöryal kurullarında yanlışlıkla görev almayı kabul
ettikten sonra kurtulmalarında yaşadıkları zorlukları ifade ediyorlar.
Bu
fenomen, en zor yayın kabul eden ve en saygın dergilerden biri olan
“Nature”ın dikkatini çekmiş. Dergi, yakın zaman önce yayımladığı bir
basın bülteninde tartışmaya açık yayıncıların sayısındaki artışa dikkat
çekerek, bunların kara listeye alınmasını veya belli standartlara sahip
açık erişimli dergiler için bir beyaz liste yapılmasını tartışmaya
açmış durumda. Ayrıca, bir dergi veya yayımcıya çalışma göndermeden önce
neler yapılması gerektiğine dair bir kontrol listesi de yayımlamış.
Denver’daki
Colorado Üniversitesindeki araştırmacı kütüphaneci Jeffrey Beall,
“yağmacı açık erişimli dergiler” adını verdiği bir kara liste
oluşturmuş. 2010 yılında listesinde 20 yayımcı varken, günümüzde 300’den
fazla yayımcı var. Tahminine göre bugün 4 bin kadar yağmacı dergi
mevcut, bu sayı açık erişimli dergilerin yüzde 25’ini oluşturuyor. Bu
dergilerin yaptığını “kolay para, az iş, başlangıç için düşük bir
bariyer” olarak tanımlıyor.
“Beall Listesi” olarak bilinen
listedeki dergiler ücretleri web sitelerinde genellikle ilan etmiyorlar
ve çalışma dergiye gönderilene kadar yazarlara bilgi de vermiyorlar.
Akademisyenleri makale göndermeye ve editöryal kurullarda olmaları için
e-postalarla davet ediyorlar. Ancak bu yayımcılar, yayımladıkları
çalışmaların danışman incelemesinden geçtiğini ve yaptıkları işin meşru
ve etik olduğunu iddia ediyorlar.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
!
Türkiye yırtıcı, şaibeli, sahte ve fake dergilerde en çok yayın yapan 3. ülke
Predatory journals: Who publishes in them and why? - Selçuk Beşir Demir Dünyanın en prestijli dergilerinden biri olan Elsevier tarafınd...
Predatory journals: Who publishes in them and why?
.....................................................................
...
...
...
* Rastgele Yazılar
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Teşekkür ederiz.