NEDEN ?

https://plagiarism-turkish.blogspot.com


Yükseköğretimde Gözetim ve Denetim - Yasal Çerçeve ve Uygulamalar -
Devlet Denetleme Kurulu Raporu (2009) lütfen tıklayın
2547 sayılı Kanun’da öğretim elemanlarının disiplin suçlarına ilişkin yapılması düşünülen değişiklikler hakkında Bilim Akademisi’nin raporu (2016) lütfen tıklayın

26 Kasım 2020

Ersin YURTSEVER - Bilim etiği sorunları: İntihal nedir? (SARKAÇ)

Bilim dünyasında gündeme sık sık, popüler medyaya ise ünlü birisini ilgilendiriyorsa gelen bir kavram var: İntihal.

Türk Dil Kurumuna göre Türkçesi “aşırma” olan bu kelime, Arapça’da “kendine mal etme, benimseme” anlamına geliyor. Değişik yerlerde de çalma, yağmalama olarak da tanımlanıyor.  Bütün bu kelimeler bir hırsızlığı, başkasının olan bir değeri kendine mal etmeyi anlatıyor.

Genelde intihal bir yazarın, düşünürün yazdıklarının (veya söylediklerinin) başka birisi tarafından ilk defa kendisi söylüyormuş gibi ortaya atılması için kullanılır. İnternet çağından önce sözlü olarak ortaya atılmış fikirleri çalmanın ispatı çok kolay değildi. Nitekim, bir bilimsel fikri kimin ilk defa ortaya attığına dair (bilimsel) kavgalar çok olmuştur. Şimdilerde ise her şey kayıt alınabildiği için bu tarz tartışmalar bitmese bile çok fazla duyulmuyor. Ama yazıya dökülmüş fikirler üzerinde çalıntı hala çok popüler.

İntihalin ne olduğu ve neden dikkat edilmesi gerektiğini açıklayabilmek için, bilimsel fikirlerin, sonuçların ne şekilde bilim dünyasına sunulduğu ve yayıldığını anlamak gerekir.

Bilimsel bir değerin yayınlanması 

Bilimsel araştırma sonuçlarının topluma sunumu genellikle bilimsel dergilerde yayınlanan makaleler kanalıyla olur. Bu makaleler, konunun uzmanları olan ve çoğunlukla birden fazla sayıda anonim hakemler tarafından okunur ve değerlendirilir. Hakemlerin görevi, yapılan çalışmada hataların olup olmadığını tespit etmek, sonuçların daha önceden yayınlanmamış olduklarını göstermek (orijinal olmaları) ve yorumların da doğru oldukları konusunda görüş bildirmektir. Bu makale pek çok bilim insanı tarafından okunacağı ve belki de onların çalışmalarına ışık tutacağı için, doğruluğunun önceden kontrol edilmesi gerekir. Dolayısıyla eğer bir makale hakemlerin süzgecinden geçip ciddi bir dergide yayınlamışsa, içeriğinin bilimsel olarak bir değeri olduğu varsayılır.

İntihalin çeşitleri

İntihalin en ciddi şekli, başkasının yazdığı bir yazıyı olduğu gibi kendi isminizle yayınlamak ve bu çok ağır bir suç.  Nitekim bu suçun cezası öğretim üyeliğinden çıkarılmaya kadar gidebiliyor. Bir makalenin tamamının veya çok büyük bir kısmının alınıp yayınlanması daha çok internet kullanımının az olduğu ve yakalanmanın zor olduğu yıllarda çokça karşılaşılan bir ihlaldi. Günümüzde Turnitin, iThenticate vb. gibi veritabanları/yazılımlar sayesinde yayına yolladığınız makalenin başkalarının eserlerine ne kadar benzediğini kontrol edebiliyorsunuz. Bu yazılımlardan şüpheli benzerlik oranları geldiğinde benzerlikleri inceleyerek intihali ortaya çıkarma şansınız var. Başka bir deyişle kimden ne kadar çalındığının bulunması mümkün. Tabii, başka bir dildeki makaleyi alıp Türkçe’ye çevirerek bu kontrollerden kaçmak da olasıdır ki bu bazı sahalarda çok görülen bir etik ihlalidir.

Elektronik kontrolün olmadığı ortamlarda ise bilimsel etiğe aykırı davranışları bulmak hiç de kolay değil. Rusya’da yapılan bir araştırma sonucunda 70000 adet makalenin birden fazla dergide, bir makalenin ise tam 17 farklı dergide yayınlandığı bilgisine ulaşılmıştır ve yine bu araştırma ile 2500 civarında makalenin geri çekilmesi istenmiştir [1]. Örneğin ülkemizde lisansüstü tezlerin elektronik ortama aktarılması henüz tamamlanmadı [2].  Bu durumda tezler arası intihalleri bile bulmak kolay değil.

Daha çok rastlanan intihal örnekleri, başka eserlerden belirli kısımları alıp, kendi yazmış gibi göstermek şeklinde karşımıza çıkıyor. Bilhassa makalelerin giriş kısımları, eski çalışmaların derlenmesi üzerine olduğundan ve teknik kısımlara göre daha iyi bir yabancı dil bilgisine ihtiyaç duyulduğundan bu bölümlerde ders kitapları ve derleme makalelerinden kopyala-yapıştır yapmak en kolay çözüm gibi görünebilir.

Bu kötü alışkanlık maalesef ilkokullardan başlamak üzere çok yaygın. Öğrencilere verilen “araştırma” ödevleri, çoğunlukla Google’da arama yapıp bulunan bir sayfadan alınan cümlelerden oluşuyor. Öğretmenlerin bu konuda dikkatli davranıp, öğrencilere araştırma ödevlerindeki kelimelerin kendilerine ait olması gerektiğini iyice anlatması gerekli. Aslında istenen öğrencilerin okuduklarını anlayıp, yorumlayıp kendi ifadeleri ile tekrar yazmaları.

Atıf vermek nedir? Neden atıf verilir?

Bilimsel makalelerin yazımında ise kullanılan belirli yazım kuralları vardır ve bu kurallar araştırma alanlarına göre farklılıklar göstermesine rağmen temelinde doğru bilgiyi okuyucuya aktarma işlevini sağlar. Doğal olarak yapılan her araştırma, daha önceden yapılmış çalışmalara az veya çok dayanır. Araştırmaya katkı sağlamış olan eski sonuçlara ve fikirlere makalede bunları yazanları belirterek yer vermek gerekir. Bu işleme “atıf vermek” denir. Doğru bir atıf için kimin ne zaman bu düşünceleri ortaya koyduğu ve nerede yayınlandığının (makalenin referansının) açıkça yazılması gerekir. Bu şekilde çalışmayı okuyanların eski kaynaklara kolayca ulaşması sağlandığı gibi, ilk yazarlara da saygı sunulmuş gibi düşünülebilir (veya daha popüler deyimi ile kredi verilir).

Atıf yapılan makalenin referansını belirtmek için farklı formatlar vardır (MLA, APA vb.), bunlardan tercih edilen birisi kullanılabilir. Önemli olan okurun kaynağa rahatlıkla ulaşabilmesini sağlayacak tüm bilgiyi içermesidir.

Atıf verme işlemi iki türlü yapılabilir. Orijinal fikirleri kendi kelimelerinizle ifade edersiniz ki, o zaman sadece o makalenin referansını koymak yeterli olacaktır. Eğer eski referanslardaki kelimeleri aynen kullanmak isterseniz, mutlaka “tırnak” içerisinde yazmanız (ve tabii referansı ile beraber) gerekir. Bu şekilde o kelimelerin sizin olmadığını ama çalışmaya katkısı olduğunu doğru bir şekilde göstermiş olursunuz.

Resim ve grafiklerin kullanımı

Başka yazarların tabloları, grafikleri ve resimlerinin kullanımı ise ayrı bir sorun olan telif hakları ihlallerine neden olabilir. Daha önceden bu bilgileri yayınlayan dergilerin bir kısmı referans vererek kullanımına izin vermekle (Örn. Creative Commons lisanslı dergiler) beraber, bazı dergiler yazılı izin alınmasını şart koşuyor.  Hukuki problemlerle karşılaşmamak için, derginin koşulllarına bakmak ve/veya orijinal makaleyi yayınlayanlar ile haberleşip izin alma işinin doğru bir şekilde çözülmesi şart.

İngilizcesi “plagiarism” olan intihal kavramı aynı zamanda yazarın kendi eski eserlerini de kapsayabilir. “Öz-intihal” olarak adlandırılan bu konu biraz daha karmaşık olduğu için ayrı bir yazıda tartışacağız.

İntihal kavramı, başka bazı ülkelerde olduğu gibi bizde de maalesef az rastlanan bir durum değil. TÜBİTAK, YÖK ve Üniversitelerarası Kurul gibi kuruluşlar, bu konuda yaptırımlar getiriyor. Bununla beraber asıl görev üniversitelere düşüyor. Üniversitelerin kendi içlerinde bilim etiği konusunda eğitim vermenin yanında ortaya çıkan olayları ciddiyetle inceleyip sonuçlandırmaları da etik kavramlarının yerleşmesinde önemli bir rol oynayacaktır.   

Ersin Yurtsever
Bilim Akademisi Etik Kurulu üyesi
Koç Üniversitesi Kimya Bölümü öğretim üyesi

Kaynaklar

[1] D.S. Chawla, Russian journals retract more than 800 papers after ‘bombshell’ investigation, Science, Ocak 2020, https://www.sciencemag.org/news/2020/01/russian-journals-retract-more-800-papers-after-bombshell-investigation
[2] Yaşar Tonta, Müge Akbulut, Lisansüstü tezlere açık erişim, Türk Kütüphaneciliği dergisi, 33, 219 (2019).http://www.tk.org.tr/index.php/TK/article/view/3028/2897

!

Türkiye yırtıcı, şaibeli, sahte ve fake dergilerde en çok yayın yapan 3. ülke

Predatory journals: Who publishes in them and why? - Selçuk Beşir Demir Dünyanın en prestijli dergilerinden biri olan Elsevier tarafınd...

Predatory journals: Who publishes in them and why?

.....................................................................


...
...
...

* Rastgele Yazılar


  • Prof. Dr. Levent Doğancı - 2. TEKZİP METNİNE II. YANIT

    Bilim ve Gelecek Dergisi’ nin 2010 Temmuz sayısı B  94 - 95 sayfalarında yer alan ve “en iyi savunma saldırıdır” şeklinde tarif edebileceğimiz cümlelerin birçoğunda, değerli okuyucu kitlesini çok yanlış düşüncelere yönlendiren suçlamalar bulunmaktadır:1. Yardımcı Doçent Doktor Fatma Ülger ... DEVAMI>>

  • Orhan Bursalı - Haber İçin Mahkeme Kararı mı Gerekli? (Cumhuriyet)

    Bu köşede yazılacak tonla konu varken bir de tekzip hakkının kötüye kullanılmasına izin veren mahkeme ve kararlarıyla ilgilenmek, doğrusu ancak kaotik bir Türkiye’de hemen hiçbir kurumda işlerin düzgün yürümediğinin göstergesi olsa gerek...Mustafa Helvacı adında kişi hakkında belgelere dayalı olarak... DEVAMI>>

  • Doç. Dr. Doğan Yücel - Bilimsel dergilerde hakemlik süreci üzerine...(CBT)

    Cumhuriyet Bilim Teknik, 25.6.2010Bilimcinin bilimsel faaliyetlerinin en somut göstergelerinden birisi, hakemli bilimsel dergilerde çalışmalarını yayımlayabilmesidir. Bilimsel çalışmanın yayın ile taçlanması için, yazarların yanı sıra, editörün ve hakemlerin emeğine gerek vardır. Editör, kararında, ... DEVAMI>>

  • Prof. Dr. Levent Doğancı - Tekzip Metnine Yanıt - BİLİM VE GELECEK

    BİLİM VE GELECEK, Haziran 2010; Sayı: 76 Sayfa: 92-94'TEKZİP METNİ'NE YANIT:Birinci paragrafta anlatılan olayların (yani yayın aşamasında posterden yayına gidilmesinin, etik kurul onayının olmasının vs.) Bilim ve Gelecek Dergisinde Eylül 2009 tarihinde yayınlanmış eleştirilen konu ile hiçbir ilgisi ... DEVAMI>>

  • Tekzip Metni - BİLİM VE GELECEK

    BİLİM VE GELECEK, Haziran 2010; Sayı: 76 Sayfa: 92-94Tekzip MetniEylül 2009 tarihinde derginizin 67. sayısının 49-51. sayfalarında Prof. Dr. Levent Doğancı tarafından “Yayın etiği, ve yasal açıdan kopyala yapıştır ve aşırma” başlıklı bir yazı yayımlanmıştır. Yazının içeriğinde ise “Bunun somut örneğ... DEVAMI>>

  • Yalçın Doğan - İntihalin Mardin’deki adı (Hürriyet)

    SANKİ inşaat ihalesi, oysa bilimsel bir araştırma. Bilimsel araştırmalar da, bu devirde, herhangi ticari bir proje gibi ihaleye çıkıyor. İhaleyi yapan DPT ya da bakanlıklar olabilir. Bilimsel araştırma projesi vermek için, devletin kurumları, bilimsel araştırmayı yapacak ekibin yanında ya bir ar... DEVAMI>>

  • 'Köşke Saygısızlık Olur' Diye Ayrıldı

    Prof. Özgenç, Türk-Alman Üniversitesi rektör adaylığının ardından YÖK üyeliğinden de ayrıldı. Olayın perde arkasından ise Alman Büyükelçi Cuntz çıktı. . DEVAMI>>

  • Orhan Bursalı - Sahte tezi bile çalıntı çıktı (Cumhuriyet)

    Helvacı’nın, Diyanet’e sunduğu “tez”indeki bilgilerden önemli bir bölümünün, Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Matematik Bölümü’nde 1992 yılında yapılan ve yayımlanan, Melek Hamzaoğlu ve Esat Hamzaoğlu isimli öğretim üyelerinin araştırmalarında önemli ölçülerde bulunduğu görüldü. Hel... DEVAMI>>

  • Prof. Dr. Rıdvan Karluk - YÖK Başkanı Prof. Özcan Üniversitelerde Yaşanan İntihaller ( Bilimsel Hırsızlık) Konusunda Ne Düşünüyor? (Sakarya Gazetesi)

    YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, 27 Mayıs 2010 tarihinde basına yansıyan demecinde intihal iddialarında artış olduğunu belirterek, ´´İntihal iddialarında artış var. Herkes birbirinin intihal yaptığını iddia ediyor, ihbar ediyor. Bu dosyalara bakıyoruz. Elimizde bu konuyla ilgili 80-90 dosya b... DEVAMI>>

  • Yrd. Doç. Dr. Aytekin Aydemir - Yargılı! İnfaz (CBT)

    Sayın Prof. Dr. Bahattin Baysal’ın “Türkiye’de bilimsel yayınlarda aşırmacılık ve sahtecilik; üniversite ders kitapları” başlıklı yazısına eleştirimdir. Yrd. Doç. Dr. Aytekin Aydemir, Mersin Üniversitesi, aaydemir@mersin.edu.trİlgili yazıda özellikle “Türkiye’de bilim dünyası, 14 Temmuz 2007 gü... DEVAMI>>

  • İntihal mi? Fitne mi? (AKŞAM)

    YÖK Başkanı Özcan'ın 'İntihal ihbarı yağıyor' sözleri, gözleri intihal dosyalarına çevirdi. Bazı ihbarların hocalar arasındaki çekişmelerden kaynaklandığı belirtiliyorYÖK son dönemde artan intihal dosyalarından başını kaldıramıyor. Halen kurumun incelediği 80-90 intihal dosyası var. YÖK Başkanı P... DEVAMI>>

  • Prof.Dr.Güneş Uçar - Atıflı Aşırmacılık (CBT)

    Cumhuriyet Bilim Teknik, 28.05.2010 YÖK yönetmeliği atıflı aşırmayı da kapsayacak şekilde, aşırmanın net tanımı yeniden yapılmalı, bununla birlikte aşırmacılıktan başka sahtecilik, verilerin çarpıtılması, hak edilmemiş yazarlık gibi bilim ahlakına aykırı eylemleri de cezalandıracak düzenlemeler a... DEVAMI>>

  • AKP'nin hocası intihalci çıktı (Cumhuriyet)

     AKP Siyaset Akademisi'nde geleceğin siyasetçilerine ders veren Selçuk Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Abdullah Topçuoğlu, aynı üniversitedeki arkadaşının makalesinden intihal yapmış. Fırat Kozok Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde yaşanan intihal skandalının bir benzeri de AKP’de ortaya çıktı. ... DEVAMI>>

.


.